Kişinin ruhsal dünyasını etkileyen maddeler, herkeste farklı tepkilere neden olur. Geçici keyif veren bu maddeleri uzun vadede büyük ruhsal sıkıntılara neden olur. Bu psikotrop maddeler, beynin tüm kimyasını bozup kişinin davranışlarını bozup, toplumsal yönüne de zarar vermektedir.
Bağımlılık tamamıyla bir sendromdur. Çeşitli ölçütleri vardır. Bunlar;
Kullanılan madde bağımlılığının aynı etkisini yaşamak için giderek attırılması
Madde alınmadığı taktirde çekilen yoksunluk
Maddeyi sağlamak için harcanan zaman
Maddenin tasarlandığı biçiminden daha yüksek miktarda alınması
Madde kullanımı, uzun vadede kişinin kendi hayatına ve çevresine zarar vermesine neden olur. Madde kullanımında kişi işine ve okuluna gitmek istemez, bedeninde değişimler meydana gelir. Kişi önce maddeyi dener fakat hiçbir zaman bağımlı olabileceğini düşünmez. Bağımlılık bu uygulama ve düşüncelerden sonra meydana gelir.
Madde kullanımına yol açan etmenler; arkadaş grubu, biyolojik ve ebeveyne bağlı olan etmenlerdir.
Günümüzde çocuk ve gençlerde de yaygın olan madde kullanımına karşı ailelere büyük görevler düşmektedir. Ailede madde kullanımı varsa çocuğun madde kullanma olasılığı oldukça büyüktür. Ebeveynlerin madde kullanımı hakkındaki düşünceleri kullanım yönünde ise çocuk, bundan ister istemez etkilenir ve maddeye karşı meyil oluşur.
Ebeveyn ile çocuğun arasında yüksek bir bağlılık yoksa çocuğun madde kullanma riski yüksektir. Çocuğun uygunsuz arkadaş gruplarından uzak tutulması gerekmektedir. Ailenin davranışlarının çocuğun değerleri üzerinde nasıl etkili olduğunu unutmamak gerekir. Öncelikle çocukla iyi iletişim kurulmalı ve her konuda onunla konuşulabileceği çocuğa hissettirilmeli. Doğru davranışlarla model olunmalıdır.
Psk. ve Uzm. Aile Danışmanı
Serap Ağalar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder